
ALMANYA’DA yayınlanan Yaşlılık Raporu’nda 2050 yılına kadar 80 yaş ve üzerindeki kişilerin sayısının şu anki 6 milyondan 8 ila 10 milyona çıkacağı tahmin edildi.Bunun özellikle bakım alanının üzerinde baskı oluşturacağına dikkat çekildi. Federal Aile ve Yaşlılar Bakanı Lisa Paus, „Hiç olmadığımız kadar uzun yaşıyoruz. Yaşlı bireylerin ayrımcılığa uğrama riski taşıyor. Özellikle göçmen kökenli kadınlar bu durumdan daha fazla etkileniyor. Cinsiyet, köken veya sosyal durum fark etmeksizin tüm yaşlı bireylerin eşit katılım haklarına sahip olması gerekir“ dedi.
80 yaş ve üzerindeki bireylerin daha fazla bakım ihtiyacı duyduğu belirtilen raporda, 2055 yılına kadar Almanya’da bakıma muhtaç kişi sayısının 7,6 milyona çıkacağı öngörülürken bu sayı, 2023 yılında 5,7 milyondu.Bundan başka raporda çoğu emekli finansal olarak tatmin edici bir durumda olsa da, 65 yaş üstü bireylerin yüzde 17-19’unun yoksulluk riski altında olduğu ifade edildi.
Yaşlı bireylerin izolasyon ve dışlanma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını belirten rapor, özellikle yoksulluk içinde yaşayan, kötü barınma koşullarında olan veya fiziksel/psikolojik sorunları bulunan kişilerin risk altında olduğu vurgulandı.
Alman Sosyal Yardım Derneği (VdK) Başkanı Verena Bentele, yaşlı bireylerin yalnız kalmaması ve çevreden daha fazla ilgi görmesi gerektiğini belirtti. Bentele,“Komşunuzun nasıl olduğunu, bir yardıma ihtiyacı olup olmadığını sorun. Bu bir alışveriş yardımı ya da yalnızca birkaç dakikalık sohbet olabilir“ diye konuştu.
Fotoğraf: freepik